HOMOSEKSÜELLİKTEN (EŞCİNSELLİKTEN) KURTULMUŞ BİR KİŞİNİN HİKAYESİ
Bu kişi mektubunda eşcinsellikle ilgili düşüncelerinin değişmesinde, aktif ve pasif gaylik konusundaki bilgilerinin yanlışlığını fark etmesinde Dr. Joseph Nicolosi’nin “Eşcinseller için onarım terapisi” adlı kitabının çok işe yaradığını ve doğruları bulma konusunda kendisine rehberlik ettiğini ifade etmektedir. Gönderdiği mektubunda kendisinden ve yaşadıklarından bahseden bu okuyucu, eşcinsel eğilimlere yönelmesinde katı ve sert tutum sergileyen babasının davranışlarının rolünün çok büyük olduğunu, bu nedenle önce erkeklere karşı düşmanlık beslediğini ve daha sonra annesini kendisine rol model aldığını ifade etmektedir. Eşcinsel eğilimlerini ilerleyen yıllarda fark ettikten sonra tedavi için doktora gittiğini, ancak doktorun ona sadece güreş yapması ve kaslarını güçlendirmesini, bunun erkeksilik vereceğini söylediğini, bıyık bırakmasının ona fayda sağlayacağını ifade ettiğini belirtmektedir. Ama bunlarında daha sonraları kar etmediğini de sözlerine eklemektedir. Daha sonra babasına durumu açmaya karar verdiğini, önce mektupla bunu babasına bildirdiğini, bu arada devamlı dualar edip Allah’tan yardım dilediğini, ibadetlerini aksatmadığını, dini hassasiyetlerini azaltmadığını, namaz kıldıktan sonra dua ederken çok gözyaşları döktüğünü, bu dertten kurtulmak için Allah’tan yardım dilediğini ifade etmekte, bütün bunlardan sonra çok rahatladığını da sözlerine eklemektedir. Babasına yazdığı o mektuptan sonra her şeyin çok değiştiğini, babasının hatalarını anladığını, geçmişte benzeri sıkıntıları dedesi yüzünden onunda yaşadığını ama bunları aştığını söylediğini, babasının yaşadıklarını kendisine anlattıktan sonra birbirlerine sarılıp dakikalarca ağlaştıklarını, ilerleyen yıllarda babasının samimiyetinden emin olduktan sonra onu affettiğini, kendisininde zamanla olgunlaştığını, babasını affettikten sonra gay duygularının azaldığını, normalleşmenin hızlandığını, normal erkek arkadaşlarla bu derdini konuşup paylaştığını ve bunlarında ona çok faydası olduğunu belirtikten sonra bu illetten kurtulmak isteyenlere önerilerini şu şekilde sıralamakta, ancak bu önerilerinin elbette herkes için geçerli olmadığınında altını bizzat kendisi çizmektedir. Bu okuyucunun mektubunu bu şekilde kısaca özetledikten sonra onun yaşadıklarını ve tavsiyelerini aynen alıntılıyorum. Aşağıdaki cümleler tamamen ismini vermediğimiz bu okuyucuya aittir. Eşcinsellikten kurtulmak isteyenler şunları yapmalıdırlar.
1- Allah’tan ümitlerini kesmesinler. Allah bunu denemek için vermiştir, haşa gaddarlığından değil. Mücadele etmemize göre mükafat verir. Yani “ben değişemem böyleyim” demek işin kolayıdır. Fakat bu durumda mesul oluruz. Ömür boyunca mücadeleyi bırakmayan ve farzımuhal kurtulamayan birini affedebilir Allah. Ama mücadele zor gelipde zevk içinde yaşayan birinin söyleyecek sözü olamaz. Belkide Allah ötede bizim gibi mağdurlar için ne mükafatlar hazırlamıştır. Çünkü “bu bir erkeğin başına gelebilecek en büyük hadisedir” desem abartmış olmam sanırım. Hem “Allah” diyen gerçektende yabana kalmaz. O'na dayanan hiç kimse ortada bırakılmamıştır.
2- Kendilerini aldatmasınlar ve ne arzuluyolarsa açık yüreklilikle önce kendileri kabul etsinler. Yani pasif duygular olmasına rağmen çoğu kişi aktifim der mesela (halbuki ikisinin de farkı yok, aynı şeyler). Ya da kadınlara ilgisi az olmasına rağmen kadın manyağı rolleri yaparlar. Bunu yapmaları, durumlarını daha da travmatik bi hale sokuyor. Tecrübeyle sabittir.
3- Bunun, tedavisi olan bir psikoloji hastalığı olduğunu kabul etsinler. Sebebi ne hormon, ne de genetik. Çoğu için tek sebebi yetişme ortamı, ailesi... Testesteron yani erkeklik hormonu verilen gaylerin gay aktiviteleri artmış, şimdiye kadar da gayliğe sebep olan bir gen bulunamadı. Yani, “ben böyle yaratıldım” sözü koca bir yalan!..
4- Durumlarını anlatabilecek durumdaysalar, babalarına anlatsınlar. Müsait değilse anlatmaları, bi büyüğe ya da normal bi arkadaşlarına anlatsınlar. Buna “coming out from closet” denir bizim dünyamızda out olmak, açılmak. Fakat açılınacak kişiyi çok iyi tesbit etmeleri gerekir. En faydalısıda babaya açılmaları. (özellikle gençler için)
5- Sabırlı olsunlar ve yılmasınlar. Bu bir süreç. Kendilerini tedavi etsinler tabir caizse. Özellikle kurtulmaya yakın gel-git çok yaşarlar. Yani, kurtulduğunu hissetmesine rağmen, erkek arzusu çok olur. Bu bir geçiş dönemidir, aldanmasınlar.
6- Mastürbasyon yaparken akmaya yakın kadınla birlikte olduğunu düşünmeye zorlasınlar kendilerini. Azıcık zorlama olmadan, olmaz. Tam zevke gelipde akmaya hazırlık aşamasında kadın hayal etsinler. Bu zamanla geriye doğru gelir. Örnek, ilk başta zorlansalar da 1 ay sonra akmazdan önceki 3 dakika, sonraki aylarda 5 dakika, 10 dakika gibi kadın düşüncesi artar. Bu işin nirvanası ilk başta kadın düşünerek aleti kaldırabilmek. Ben buna ulaşmak üzereyim.
7- Zamanı gelmeden kesinlikle bir kadınla beraber olmaya çalışmasınlar. Hele hele hayat kadınlarına hiç gitmesinler. Bi aşk, sevgi duyarak ilişkiye girsinler kadınla. Bunun da en salim yolu evlilik. Ama zamanı gelmeden belki faydası olur düşüncesiyle asla evlenmeye kalkmasınlar.
8- Hoşlandıkları erkek tipleriyle cinsel olmayan arkadaşlıklar kursunlar. Onların ortamına ve muhabbetlerine katılsınlar. İlk başlarda çok yapmacık gelebilir bunu yapmaları ama bu metodun pratikte çok faydası vardır. 9- Biraz rol yapmaya çalışsınlar. Erkeksi yürümeye, konuşmaya ve davranmaya çalışmak gibi. Şunu da unutmasınlar, erkeksi tavırları çok olan erkeklerin bir çoğu aslında gizli gay. Bunu örtbas etmek için abartılı bir erkeksi tavır içine girerler. Ama kendileri bile bunun farkında değildirler.
10- İlgilerini yüksek ahlaki tavırlara ve örnek insan olmaya versinler. Dine yaklaşsınlar, namaza başlamak ve Kur-an okumayı öğrenmek gibi.
11- Gay olduklarını çok düşünmemek için farklı ilgi alanları bulsunlar. Resim, müzik, spor gibi. Sosyalleşmek için kendilerini azıcık zorlasınlar.
12- Kesinlikle gay chat odalarına ve kanallara takılmasınlar. Önceki gay arkadaşlarıyla görüşmesinler ya da azaltsınlar. Çünkü çoğu kişiye zor gelir mücadele etmek ve “biz böyle yaratılmışız” diyerek sıyrılırlar işin içinden.
13- % 100 kurtulmayı hayal etmesinler. Alet erkeklere kalkmaz hale gelse bile, hoş bir adam gördüklerinde bakıp hoşlanabilirler fakat ilerisini düşünüp sex hayalleri kurmazlar. Normal straight hayatlarına devam ederler. Açıkçası, gay sex hayatından % 100 kurtulabilirler ama duygusal olarak bu olmayabilir. Özetle, birilerini suçlayarak kendi eşcinsel eğilimlerini ve yaptıklarını meşrulaştırmaya çalışanlar, “biz böyle yaratılmışız” diyerek sorunlarını görmezlikten gelenler, “ben değişemem böyleyim” diyerek işin kolayına kaçanlar, bunun hormonlardan ve genlerden kaynaklandığı safsatasını yayanlar ve buna saf saf inananlar, bunun tedavisi mümkün olan psikolojik bir hastalık olduğunu inatla kabul etmeyenler şeytanın tesiri altında olanlardır. Önce bu tesirden kurtularak işe başlamaları ve Allah’a gönülden bağlanıp yukarıdaki tavsiyeleri bir an önce kendi hayatlarında uygulamaları bu sorunlarının çözümüne önemli ölçüde katkı sağlayabilecektir.
0 yorum:
Yorum Gönder